Resul Can Demir''in ''cezaevinde intiharı'' AYM''ye taşındı: ''Soruşturma eksik yürütüldü''

 
Resul Can Demir''in ''cezaevinde intiharı'' AYM''ye taşındı: ''Soruşturma eksik yürütüldü'' Resul Can Demir''in ''cezaevinde intiharı'' AYM''ye taşındı: ''Soruşturma eksik yürütüldü''

Buradaki hücrede tek başına tutulan Demir, 2022 yılının mart ayında intihar etti. Savcılık, bu soruşturma dosyası için de takipsizlik kararı verdi. Tanı alan Demir, en son Tekirdağ F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevk edildi. Yaşam hakkının ihlali iddiasının olduğu soruşturmalarda, soruşturmayı yürüten makamların mağdur tarafa da soruşturmaya müdahil olma ve yönlendirme imkanı sağlaması gerekirken; ailenin talepleri, sürekli olarak görmezden gelinmiştir. İtirazın kabul edilmesi üzerine başlatılan soruşturmada; cezaevindeki kamera kayıtları incelendi, olay günü görevli infaz koruma memurlarının ifadelerine başvuruldu. Bunun üzerine ailenin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, karara itiraz etti. AİHM ve Anayasa Mahkemesi içtihatlarına göre, bir kamu kurumu içinde devletin gözetimi altında bulunan bir kimsenin intiharında devletin ve görevlilerin sorumluluğunun bulunduğu açıktır. Bir üst mahkemenin itirazı ile de dosya reddedilince Demir ailesinin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, soruşturmanın eksik yürütüldüğünü iddia edip, konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Anayasa Mahkemesinin hak ihlali yönünde karar vereceğini düşünüyoruz dedi. Dosya, komisyonda incelemeye alındı. Olağan hukuk yollarını tükenmesiyle Anayasa Mahkemesine olayı taşıdık. MAHKEME, TAKİPSİZLİK KARARINI BOZDUDemirin intiharı ile ilgili savcılığın başlattığı soruşturma, takipsizlikle sonuçlandı. ",Tekirdağ'da 'antisosyal kişilik bozukluğu' tanısı alan engelli Resul Can Demir'in (27) cezaevinde intiharına ilişkin soruşturmalar, takipsizlikle sonuçlandı. AYMNİN HAK İHLALİ VERECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZDemir ailesinin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, Süreç boyunca etkili soruşturma yükümlülüğünün yerine getirilmesi için soruşturmanın takipçisi olduk. Mahkeme, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı, toplanan delillere uygun olarak verildiği ve soruşturmanın genişletilmesini gerektirecek bir eksiklik de bulunmadığı anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, kesin olmak üzere karar verildi diyerek itirazı reddetti. SAVCILIK, SORUŞTURMA BAŞLATMADIBunun üzerine savcılık, soruşturmayı başlatmayınca ailenin avukatı Osmançelebioğlu, bir üst mahkeme olan 2nci Sulh Ceza Hakimliğine itirazda bulundu. Konyada çocukluğunda geçirdiği trafik kazası nedeniyle yüzde 41 fiziksel engeli bulunan ve farklı zamanlarda karıştığı yaralama suçlarından cezaevine giren Resul Can Demir, sırasıyla Konya, Tokat ve Kocaelindeki cezaevlerine sevk edildi. Cezaevinde kalan Demire, Kocaeli Üniversitesi Hastanesinin yaptığı kurul incelemesiyle antisosyal kişilik bozukluğu tanısı konuldu. İtirazların reddedilmesi ile aile, dosyayı Anayasa Mahkemesine taşıdı. Başvuru sonrası mahkeme, devletin koruma ve gözetiminde bulunan kimselerin kendilerine verdikleri zarardan, kamu kurum ve görevlilerinin sorumlu olacağına dair verilen Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarına dikkat çekip, soruşturmanın eksik yürütüldüğü belirtip, ikinci kez verilen takipsizlik kararını bozdu ve dosyayı savcılığa geri gönderdi. Böylesi bir olayda birden fazla soruşturma dosyasıyla olayın aydınlatılması için tatmin edici bir noktaya gelinememiş olması, soruşturmayı yürüten makamın eksikliğidir. Bunun üzerine ailenin avukatı Osmançelebioğlu, Tekirdağ 1inci Sulh Ceza Hakimliğine başvuru yaptı. ",.

Resul Can Demir''in ''cezaevinde intiharı'' AYM''ye taşındı: ''Soruşturma eksik yürütüldü''

Bunun üzerine ailenin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, karara itiraz etti. Savcılık, bu soruşturma dosyası için de takipsizlik kararı verdi. Cezaevinde kalan Demire, Kocaeli Üniversitesi Hastanesinin yaptığı kurul incelemesiyle antisosyal kişilik bozukluğu tanısı konuldu. İtirazların reddedilmesi ile aile, dosyayı Anayasa Mahkemesine taşıdı. AYMNİN HAK İHLALİ VERECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZDemir ailesinin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, Süreç boyunca etkili soruşturma yükümlülüğünün yerine getirilmesi için soruşturmanın takipçisi olduk. Mahkeme, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı, toplanan delillere uygun olarak verildiği ve soruşturmanın genişletilmesini gerektirecek bir eksiklik de bulunmadığı anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, kesin olmak üzere karar verildi diyerek itirazı reddetti. Dosya, komisyonda incelemeye alındı. ",. Olağan hukuk yollarını tükenmesiyle Anayasa Mahkemesine olayı taşıdık. Konyada çocukluğunda geçirdiği trafik kazası nedeniyle yüzde 41 fiziksel engeli bulunan ve farklı zamanlarda karıştığı yaralama suçlarından cezaevine giren Resul Can Demir, sırasıyla Konya, Tokat ve Kocaelindeki cezaevlerine sevk edildi. SAVCILIK, SORUŞTURMA BAŞLATMADIBunun üzerine savcılık, soruşturmayı başlatmayınca ailenin avukatı Osmançelebioğlu, bir üst mahkeme olan 2nci Sulh Ceza Hakimliğine itirazda bulundu. MAHKEME, TAKİPSİZLİK KARARINI BOZDUDemirin intiharı ile ilgili savcılığın başlattığı soruşturma, takipsizlikle sonuçlandı. Buradaki hücrede tek başına tutulan Demir, 2022 yılının mart ayında intihar etti. Tanı alan Demir, en son Tekirdağ F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevk edildi. İtirazın kabul edilmesi üzerine başlatılan soruşturmada; cezaevindeki kamera kayıtları incelendi, olay günü görevli infaz koruma memurlarının ifadelerine başvuruldu. ",Tekirdağ'da 'antisosyal kişilik bozukluğu' tanısı alan engelli Resul Can Demir'in (27) cezaevinde intiharına ilişkin soruşturmalar, takipsizlikle sonuçlandı. Anayasa Mahkemesinin hak ihlali yönünde karar vereceğini düşünüyoruz dedi. Bir üst mahkemenin itirazı ile de dosya reddedilince Demir ailesinin avukatı İsmail Hakkı Osmançelebioğlu, soruşturmanın eksik yürütüldüğünü iddia edip, konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. AİHM ve Anayasa Mahkemesi içtihatlarına göre, bir kamu kurumu içinde devletin gözetimi altında bulunan bir kimsenin intiharında devletin ve görevlilerin sorumluluğunun bulunduğu açıktır. Böylesi bir olayda birden fazla soruşturma dosyasıyla olayın aydınlatılması için tatmin edici bir noktaya gelinememiş olması, soruşturmayı yürüten makamın eksikliğidir. Başvuru sonrası mahkeme, devletin koruma ve gözetiminde bulunan kimselerin kendilerine verdikleri zarardan, kamu kurum ve görevlilerinin sorumlu olacağına dair verilen Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarına dikkat çekip, soruşturmanın eksik yürütüldüğü belirtip, ikinci kez verilen takipsizlik kararını bozdu ve dosyayı savcılığa geri gönderdi. Yaşam hakkının ihlali iddiasının olduğu soruşturmalarda, soruşturmayı yürüten makamların mağdur tarafa da soruşturmaya müdahil olma ve yönlendirme imkanı sağlaması gerekirken; ailenin talepleri, sürekli olarak görmezden gelinmiştir. Bunun üzerine ailenin avukatı Osmançelebioğlu, Tekirdağ 1inci Sulh Ceza Hakimliğine başvuru yaptı.